Değerli öğretmen arkadaşlarım;

     Her şeyden önce en güzel duygularla sizleri selamlıyor, Öğretmenler Gününüzü yürekten tebrik ediyorum. Bu vesileyle Başta ülkemizin kurucu ve ortak değeri olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm şehit ve gazilerimiz ile eğitim şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla yâd ediyorum. Emekli olan öğretmenlerimizin de öğretmenler gününü kutluyor sağlıklı, huzurlu ve uzun ömürler diliyorum. Göreve yeni başlayan öğretmenlerimize de hayırlı olsun diyor, başarılar diliyorum. 

     Artık dünyada okuryazarlık kavramları değişmiştir. Bilgisayar okuryazarlığı, sosyal medya okuryazarlığı, ekonomik okuryazarlık gibi birçok okuryazarlık terimleri literatüre girmiştir. Hatta artık Dünyayı iyi okumak gerekiyor, Dünya okuryazarı olmak gerekiyor. Günümüzde teknolojinin baş döndürdüğü bu bilgi çağında, eleştirdiğimiz bu gençliğimiz bizden önce bu okumaları yapmıştır. Biz okuyamadığımız için gençlik bizden önce okumuş ama yanlışlarıyla birlikte okur hale gelmiştir. Öğretmenin, anne babanın sıcaklığının yerini teknolojik aletlerin soğukluğu almıştır. Dolayısıyla bu teknolojik soğukluk içinde milli, manevi ve kültürel değerlere sahip, vatanını, milletini, devletini seven, bir neslin yetiştirilmesi yine bize kalmaktadır. Bu güne kadar Ne yaptıysak biz yaptık, ne yapamadıysak da biz yapamadık, bu toplum yapamadı. Eğitim sadece okulun dört duvarının içine hapsedilecek bir iş değildir. Sadece öğretmenden ibaret hiç değildir. Anne baba ve toplum da eğitimin bir parçasıdır.

     Değerli öğretmen arkadaşlarım, kıymetli anne babalar, bize düşen kuşak çatışması yerine, bir an önce kuşak farkını en aza indirmek için tüm teknolojik okumaları önce kendimiz anne baba sıcaklığı içinde yaparak çocuklarımızı teknolojinin soğukluğuna terk etmeden geleceğimize sahip çıkmaktır.

     Ama biz ne zaman gücümüzü tarihimizden, kültürümüzden, milli ve manevi değerlerimizden alabilirsek o zaman geleceğimize sahip çıkabiliriz. Ama biz ne zaman gücümüzü bu topraklardan ve bu topraklar için bu topraklara düşen şehit ve gazilerimizden alabilirsek, ama biz ne zaman gücümüzü Şehit Necmettin öğretmenin, Şehit Aybüke öğretmenin gücünden alabilirsek o zaman geleceğimize sahip çıkabiliriz. Ama biz ne zaman gücümüzü Fatih'in Akşemseddin' den aldığı güçten ve ona gösterdiği saygıdan sevgiden alabilirsek ancak o zaman geleceğimize daha iyi sahip çıkabiliriz. Yoksa birileri gelip sahip çıkıyor üstelikte bu milletin silahıyla yine bu milleti vurduruyor. Tam da bunun için yoksası yoktur eğitimin diyor, saygılar sunuyorum.

                                                                                                                                                                                    Emin DİNGİN
                                                                                                                                                                Karacabey İlçe Milli Eğitim Müdürü